Yunanistan açıklarında batan ve 78 göçmenin can verdiği, yüzlercesinin de kaybolduğu teknenin kaza öncesi denizde ortalama 7 saat hareketsiz beklediği ortaya çıkarken Yunan yetkililerinin verdiği bilgiler sorgulanıyor.
![Tekne faciasının ardından Yunanistan'a yöneltilen suçlamalar artıyor](https://icdn.ensonhaber.com/crop/703x395-85/resimler/diger/kok/2023/06/19/tekne-faciasinin-ardindan-yunanistana-yoneltilen-suclamalar-artiyor_fa104226.jpg)
AA
14 Haziran’da Yunanistan’ın Mora Yarımadası’ndaki Navarin’den 47 deniz mili uzaklıkta internasyonal sularda düzensiz göçmenleri taşıyan balıkçı teknesi alabora olmuş, vakada 78 şahıs yaşamını yitirmiş ve 104 şahıs kurtarılarak Kalamata Limanı’na getirilmişti.
Yunanistan’da Köktencilik Sol İttifak (SYRIZA) lideri Aleksis Çipras, vakayla ilgili informasyon almak için kurtarılan göçmenlerin götürülmüş olduğu Kalamata Limanı’nı ziyaret etmiş, kurtulan göçmenlerin kendisine Yunan sahil güvenlik ekiplerinin tekneyi İtalyan sularına doğru itmeye çalıştığını söylediğini aktarmıştı.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk, teknenin alabora olmasıyla aralarında hanım ve evlatların da bulunmuş olduğu 500 kişinin kaybolduğunu açıklamıştı.
Yunan yetkililer sorgulanıyor
BBC tarafınca küresel vapur takip haber alma sitesi MarineTraffic’ten alınan seyretme verilerine bakılırsa Yunan hükümetinin iddiasının aksine 78 kişinin öldüğü tekne ortalama 7 saat denizde hareketsiz bekledi.
Yunan sahil güvenliği teknenin hareketsiz kalmadığını ve o saatlerde İtalya’ya doğru hareket halinde bulunduğunu iddia ederken Yunan yetkililer gemiden herhangi bir yardım çağrısı gelmediğini ve son ana kadar gemidekilerin tehlikede olmadıklarını ileri sürüyor.
Birleşmiş Milletler, Yunan hükümetinin tekne kazasına yönelik uyguladığı prosedürlere ilişkin soruşturma çağrısında bulunmuş oldu.
Yunan hükümetinden BBC’nin iddialarına hemen hemen yanıt gelmedi.
Avrupa Birliği’nin (AB) sınır koruma ajansı Frontex’in direktörü Hans Leijtens de alabora olan balıkçı teknesini tespit ettiklerini ve Yunanistan mahalli makamlarına bildirdiklerini söylemişti.