Son zamanların ruhsal vebası depresyon, bugünü etkilediği şeklinde aslolan yıkıcı yüzünü yaşlılıkta gösteriyor.
![Depresyon yaşlılıkta yaşam süresini etkiliyor](https://icdn.ensonhaber.com/crop/250x141-85/resimler/diger/kok/2022/08/12/yaslilar_5055.jpeg)
Depresyon, çocuk, gerç ve orta yaşlı herkesi tesiri altına alan bir rahatsızlıkken, öçellikle yaşlılıkta yaşam standardını hatta yaşam süresini etkileyen bir hastalık olarak karşımıza çıkıyor.
Kendimizin ya da yakın çevremizdekilerin despesyonda olup olmadığını almamak için bir sıralama sunmak istedik. Bundan dolayı bu emareleri taşıyanların kesinlikle bir tabip nezaretinde tedavi edilerek, yaşı kaç olursa olsun hayata tekrardan bağlanmasını sağlamak elimizde.
“Depresyon tedavi edilmesi ihtiyaç duyulan bir hastalık”
Psikiyatri Uzmanı Dr. Burçin Nuri Akal, depresyonun tedavi edilmesi gerek bir hastalık olduğuna dikkat çekti:
“Ne yazık ki kimi zaman depresyon emarelerini düzgüsel yaşlılık süreci şeklinde algılayıp kabullenici olabiliyoruz. Oysaki depresyon düzgüsel geçici duygusal bir süreç değil, tedavi edilmesi ihtiyaç duyulan bir hastalıktır.” dedi.
“Sevilme, onaylanma, desteklenme duyguları karşılanmıyor”
İHA’nın haberine bakılırsa, yaşlılık döneminde görülen depresyona değinen Akal, “Sevilme, onaylanma, desteklenme, ilinti ihtiyacımızı çağdaş yaşamın kolaylıkları maalesef karşılayamıyor. Bu tür duygulara en oldukca gereksinim duyulan, en kırılgan dönemlerden birisi de yaşlılık zamanıdır. Bu ihtiyaçlara organik hastalıkların, yeti yitimlerinin, yakınların kaybının, toplumsal desteğin azalmasının, ekonomik sorunların eklenmesi yaşlıları depresyona daha yatkın hale getiriyor.” şeklinde konuştu.
Genel depresyon emareleri
Uzmanlara bakılırsa, yaşlılığa özgü sanılan emareler depresyonun habercisi olabilir. İşte emareleri:
- Uzun soluklu ümitsizlik
- Değersizlik
- Umarsızlık
- Suçluluk duyguları
- Daha ilkin zevk almış olduğu aktivitelerden zevk alamama
- Uyku ve iştah değişimleri
- Ölüm ve intihar düşünceleri
Yaşlılarda depresyon emareleri
- Uykusuzluk
- Unutkanlık
- Dikkat ve ilgi kaybı
- Bedensel şikayetler ve bunlarla aşırı meşgul olma
- Huzursuzluk
- Ajitasyon
- Kendimi iyi hissetmiyorum, halim yok şeklinde cümlelerle kendilerini günlük yaşamdan ve toplumsal yaşamdan geri çekme
- Beslenmesini ve kullanımı lüzumlu ilaçları dikkatsizlik etmeye adım atmak
- Aşırı sebepsiz fizyolojik yakınmalar
- Uykusuzluk, ağrı şeklinde bedensel şikayetlerle sık sık hastaneye gidilmesi