Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dolmabahçe’de sertlik mağduru hanımefendilerin yakınlarıyla bir araya gelmiş olduğu iftar programında konuştu. Dolmabahçe Emek verme Ofisi’nde düzenlenen programa, yaşamını kaybeden Şule Çetin, Nuray Demir, Azra Gülendam Haytaoğlu, Arzu Kaya, Sıla Şentürk, Dilara Yıldız, Başak Cengiz, Sezen Meşhur, Emine Bulut, Pınar Gültekin, Müzeyyen Boylu, Özgürcan Aslan, Hatice Senem, Hafize Kurban, Hayriye Aylin Alkutay’ın yakınlarının katıldı. İftar programında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, masalarına gelmiş olarak kendileriyle tanışan davetlilerle söyleşi etti.
“KADINA ŞİDDETİN KAYNAĞI OLAN İŞTE BU CEHALETLE MÜCADELE EDİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan buradaki konuşmasında, “Devletimizde sertlik mağdurları ve hanım cinayetleri mevzusunda fazlaca yüksek duyarlılık oluşmaya başlaması tek teselli kaynağımızdır. Bununla beraber büyük bir üzüntüyle belirtmek isterim ki, dünyanın derhal her yeri şeklinde devletimizde hanıma yönelik sertlik vakaları ve hanım cinayetler halen sürmektedir. Temelde insanoğlunun insana sertlik uygulaması can yakması hele hele can alması kabul edilemez. Mevzu hanım olduğunda bu durum oldukça daha vahim, adaletsiz, yürek yaralayıcı bir hal almaktadır. Bizim medeniyetimizde hanım merhametin, sevgininim, özverinin sembolüdür. İnancımızın muhatabı da hanım yada adam değil, cinsiyeti, ırkı dili tüm farklıların ötesinde bizatihi insanoğlunun kendisidir. Cezalar ve yükümlüler bireyle ilgilidir. Her ne kadar geçmişinden habersiz birileri değişik fotoğraflar çizmeye çalışsa da bizim tarihimizde bayanlar toplumsal hayatta daima oldukça önemliyi, belirleyici ve saygıdeğer bir yere haiz olmuştur. Iyi mi oluyor da bu şekilde bir toplumda hanım cinayetleri bu aşama öne çıkabiliyor. Öteki pek oldukça sorun şeklinde bununda bir tek cevabı vardır. O da cehalettir. Cehaleti bir tek okuma yazma bilmeme, üniversite eğitimi olarak düşünmeyin. Gelişmiş, çağdaş, çağdaş bulunduğunu söyleyen batı ülkeleri hanıma sertlik ve cinayette ilk sıralarda yer ediniyor. Demek ki eğitim ve refah seviyesinin ötekinde bir sorunla karşı karşıyayız. Bizi biz meydana getiren değerleri, inancımızı medeniyetimizi bilmememizden meydana gelen cehalettir. Biz hanıma şiddetin deposu olan işte bu cehaletle savaşım ediyoruz” diye konuştu.
“ANALARIN, BABALARIN, KARDEŞLERİN BU SEBEPTEN AĞLAMAYACAĞI GÜNLER İNŞALLAH ÇOK UZAK DEĞİLDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hukuki, adli, yönetimsel ve en önemlisi zihinleri ve kalpleri kuşatacak kapsamlı adımlarla ülkemizi hanıma sertlik ve hanım katliam ayıbından kurtarmakta kararlıyız. Şiddetin kendisiyle beraber sebepleri kaldırana kadar amasız, fakatsız bu şekilde mücadeleyi sürdüreceğiz. Hanıma şiddetin karşısında yer almayı yöneticilik görevimizin bir parçasını teşkil etmesinin ötesinde insanı vebal, rahmetli annem ve eşime ve kızlarıma karşı sorumluluğumun gereği olarak görüyorum. Hatırlarsanız, bölücü terörü kökünden bitirmek için analar ağlamasın demiştik. Şimdi aynı sözü hanıma sertlik ve hanım cinayetleri mevzusunda söylüyoruz. Anaların, babaların, kardeşlerin bu sebepten ağlamayacağı günler inşallah oldukça uzak değildir. Hanıma şiddetin ve hanım cinayetlerinin önüne geçmek için hukuki ve yönetimsel olarak pek oldukça düzenlemeyi geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdık. Anayasamızda 2004 ve 2010 senesinde meydana getirilen değişiklerle bu mücadeleyi, hukuki açıdan en kuvvetli zemine kavuşturduk. Mecliste kurulmasını teşvik ettiğimiz, hanım adam fırsat eşitliği komisyonuyla da yasama tarafının da meseleye haiz çıkmasını sağladık. Bakanlıklarımızın her biri kendi vazife alanlarıyla ilgili olarak zamanı ehemmiyet ve reformları hayata geçirdiler. Sözgelişi 2005 senesinde yürürlüğüne giren Türk Ceza Kanunu hanım cinayetlerin verilen cezaların artırılması için oldukça daha mühim bir dönüm noktası olmuştur. Asla şüphesiz bu konudaki en büyük devrim, 2012 senesinde çıkardığımız ailenin korunması ve hanıma karşı şiddetin önlenmesi kanunudur. Bu kanunla ilk kez sertlik ev içi sertlik hanıma yönelik sertlik şeklinde kavramlar tanımlanarak yaşamın her alanında kadının korunması sağlanmıştır. Bilhassa sertlik önleme ve seyretme merkezlerinin yaygınlaşmasıyla hanımlarımıza rehberlik edecek mekanizmalar oluşturulmuştur” şeklinde konuştu.
“PEK ÇOK KONUDA DAHA İLERİ DÜZENLEMELER GETİRİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyleki sürdürdü:
“Son 10 yılda hanım konuk evlerinde 325 bin kadının ve 190 bin çocuğun konuk edilmesi hem probleminin büyüklüğünün ve yürütülen mücadelenin ne aşama etkin ve yaygın bulunduğunun göstergesidir. Bugüne dek hazırlamış olduğumuz 4 ayrı hanıma yönelik şiddetle savaşım fiil planında yer edinen hedef, strateji ve faaliyetlerin harfiyen uygulanmasını sağlamaya çalıştık. Koruyucu ve önleyici hizmetlerdin toplumsal farkındalık alanlarına kadar her alanda oldukça mühim ilerlemek yaşandığını görüyoruz. Güvenlik teşkilatımız bünyesinde 81 ilimizde ve ilçelerimizde kurulan aile içi ve hanıma yönelik şiddetle savaşım bürolarıyla gerekseme duyan kadınlarımızın yanındayız. Kısa adı KADES olan hanım sertlik uygulaması, sertlik mağduru kadınlarımızın tek tuşla emniyetimize erişme ve hızla müdahale fırsatı veren dünya genelinde takdir gören bir uygulamadır. Bu uygulamanın 5 ayrı dilde çevirisi yapılarak ülkemizdeki yabancı uyruklu hanımefendilerin hizmet faydalanması temin edilmiştir. Geçtiğimiz 4 yılda bu uygulamayı indiren şahıs sayısı 3,5 milyonu, ihbarda bulunanlar ise 360 bini geçmiştir. Yargıya intikal eden konuların etkin bir halde soruşturulması ve hızla sonuçlandırılması için hususi savcılar göreve getirilmiştir. Koruyucu ve önleyici önlem kararları hususunda ihtisaslaşmayı sağlamak içinde önlem mahkemeleri belirlenmiştir. Geçtiğimiz yıl mahkemelerimiz tarafınca 280 bin önlem sonucu verilmiştir. Hanıma karşı işlenen suçlarla ilgili tutuklama sonucu yüzde 200’e varan oranda arttığı görülmektedir. Bir başka ifadeyle kolluktan mahkeme ve savcılığa kadar her konudaki muhataplar teke indirilerek kuvvetli bir koordinasyon sağlanmıştır. Geçtiğimiz haftalarda attığımız yeni bir adımlar takdiri indirim başta olmak suretiyle pek oldukça mevzuda daha ileri düzenlemeler getiriyoruz. Müdahaleler ve cezaları artırarak bu probleminin çözülemeyeceğini biliyoruz. Şiddetin niçin değil, netice olduğu gerçeğini unutmuyoruz. Sertlik doğuran sebepleri ortadan kaldırana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi. (DHA)
ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ
rn
","author":{"@type":"Person","name":"editor","url":"https://www.habergonder.com/author/editor/"},"articleSection":["Siyaset"],"image":{"@type":"ImageObject","url":"https://www.habergonder.com/wp-content/uploads/2022/04/14248033-700x400.jpg","width":700,"height":400},"publisher":{"@type":"Organization","name":"","url":"https://www.habergonder.com","logo":{"@type":"ImageObject","url":""},"sameAs":["https://www.facebook.com/jegtheme/","https://twitter.com/jegtheme","#","#"]}}