Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliliye ilçesindeki İbrahim Tatlıses Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Gençlik Buluşmaları” programına katıldı. Gençlerle buluşmaya sanatçı İbrahim Tatlıses ile gelen Erdoğan, programın açılışında çalınan “Gülüm Benim” şarkısına da birlikte rol aldı.
Programın açılışında konuşan Erdoğan, Şanlıurfa’da değişik bir günün yaşandığını belirterek, Kültür Merkezi’nin şehre hayırlı olmasını diledi.
Şanlıurfa’nın 20,6 yaş averajı ile Türkiye’nin en genç şehri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, gelecek seçimlerde bir tek Şanlıurfa’da oy kullanacak 250 bin gencin bulunduğunu söylemiş oldu.
Bu şekilde bir şehirde gençlerle bir araya gelmenin, genç bir Cumhurbaşkanı olarak mutluluğunu yaşadığını dile getiren Erdoğan, Ankara ve İstanbul’daki benzer programların haricinde, gittikleri derhal her şehirde gençlerle bir araya gelmeye hususi ehemmiyet verdiklerinin altını çizdi.
“Geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimizin, dünyaya, ülkemize, bizlere, kendi hayatlarına bakışlarındaki derin vukufiyeti görmekten büyük bir sevinç duyuyorum.” diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
“Şu ana kadar yaptığımız tüm toplu açılışlar ve mitinglerde Şanlıurfa pik yapmış oldu. Son aldığımız resmi sayı 120 bin. Doğal yollardaki karşılamaları buna katmıyorum, bir tek meydanı konuşuyorum. Her ne kadar birileri, gençlerimize kendi zihin dünyalarında ‘çantada keklik’ benzer biçimde bakıyor olsa da bizim tespitlerimiz {hiç de} öyleki olmadığına işaret ediyor. Kusura bakmayın çantada keklik yok, çanta dolu. Bugün Dünya Engelliler Günü… ‘Engelli’ diyerek, zihin dünyaları engellerle dolu olanları birbirine karıştırmayın. Birilerinin zihin dünyaları engelli. Bizim engelli kardeşlerimizin zihin dünyaları sapasağlam. Sizlerle sohbetlerimizde öyleki çarpıcı analizlerle, öyleki isabetli tespitlerle, öyleki akılcı tekliflerle karşılaşıyoruz ki emin olun bunca senelik tecrübemize karşın bizim de ufkumuz genişliyor. Bu tablo bizlere, AK Parti’yi kurarken gençlik teşkilatlarımızı, örgütlenmemizin ve politikalarımızın merkezine yerleştirmemizin ne kadar doğru bulunduğunu yine yine gösteriyor. Türkiye’de gençlik teşkilatını, partisinin angarya işlerini yaptıracak bir vasıta değil de politikalarının merkezine yerleştirmiş ilk parti biziz. Biz ne sağdayız ne solda, biz siyasetin merkezindeyiz.”
Cumhuriyet’in yeni asrını “Türkiye Yüzyılı” vizyonuyla karşılamaya hazırlanırken, en fazlaca gençlerin enerjisine, üretkenliğine, gayretlerine güvendiklerini vurgulayan Erdoğan, “Şu anda Türkiye siyasetinde bu kardeşinizin, ağabeyinizin haricinde gençlik kollarından yetişerek gelmiş bir önder yok. 18-20 yaşımdan itibaren gençlik teşkilatlarında yetişmiş, oralardan gelmiş bir siyasetçiyim. Ötekiler öyleki değil. Diğerlerinin bir çok gökten zembille indiler. Bizim durumumuz öyleki değil.” diye konuştu.
‘HATIRLAYIN NERELERDEN GELDİK’
Siyasetin içinde yetiştiğini, siyasetin içinden geldiğini, bu yüzden de gençlere bakışının fazlaca farkı bulunduğunu belirten Erdoğan, şöyleki devam etti:
“Gençlik yıllarıyla beraber siyasette yarım asrı geride bırakan bir büyüğünüz sıfatıyla, artık bizlerin, sizin zamanınızın misafiri olduğumuzu rahatça söyleyebilirim. Bu samimi düşüncemi bir tek kendi adıma değil, mensubu olduğum dönem adına da ifade ediyorum. Biz, bu kutlu bayrağı, bu kutlu emaneti iyi mi daha önceki nesillerden devraldıysak, inşallah fazlaca yakında sizlere devredeceğiz. Bizlerden önceki dönem ve bizim kuşağımız, demokrasi ve kalkınma bakımından Türkiye’nin kim bilir en sıkıntılı, en sancılı periyodunu yaşadı. Kendi serencamımızın seyriyle bugün siz değerli üyelerimizin ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonuyla kurduğunuz hayaller içinde fazlaca büyük fark olması oldukça tabiidir. Hem altyapı hem özgürlükler mevzusunda yoklukların ülkesinden, bölgesel ve küresel liderlik seviyesine gelmiş bir ülkeye ulaşmak normal olarak kolay değildir. Hatırlayın, nerelerden geldik. Şanlıurfa’nın havalimanı, bu şekilde güzel yolları mı vardı? Nerede? Fakat şimdi havalimanından çıkıyorsun, Karaköprü’den merkeze tüm kavşak düzenlemeleriyle, her şeyiyle, altyapısıyla, üstyapısıyla bambaşka bir Türkiye, bambaşka bir Şanlıurfa.”
İbrahim Tatlıses’in “Yol değiştirmeden İstanbul’dan Şanlıurfa’ya geliyorsun” demesi üstüne Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eskiden 24 saatti, herhalde şimdi 12-13 saat.” karşılığını verdi.
’81 İLİMİZDE 208 ÜNİVERSİTEMİZ VAR’
Bu kadim mücadelenin en zor kısmının geride kaldığını dile getiren Erdoğan, şu değerlendirmeyi yapmış oldu:
“Artık ödediğimiz bedellerin, çektiğimiz acıların, yaptığımız fedakarlıkların, döktüğümüz alın terlerinin karşılığını alma vakti gelmiştir. Bunu sizlerle alacağız. Hazreti Mevlana’nın o pergel metaforuna uygun şekilde, bir ayağımızı ülkemize ve değerlerimize sabitleyip, diğeriyle tüm dünyayı kuşatacağımız bir dönemdeyiz. Artık dünyaya şöyleki bakacağız, biz dünyaya değil, dünya Türkiye’ye baksın. Bunu, sizlerle birlikte başaracağız. Gençlerimizin bilgisi, donanımı, öz itimatı Türkiye Yüzyılının en büyük teminatıdır. Hamasetle, demagojiyle, yalanla, çarpıtmayla yönlendirilemeyecek bu gençliğin azim ve cesaretinden aldığımız güçle nereye hazırlanıyoruz? 2023’e. Ülkemize bugüne dek kazandırdığımız yaratı ve hizmetleri anlatırken bir tek hakikat penceresinin önüne çekilmeye çalışılan perdeleri açıyoruz. Göreve geldik, Türkiye’de 76 üniversite vardı fakat şimdi 81 ilimizde 208 üniversitemiz var.”
Bu sırada İbrahim Tatlıses’in “Oxford vardı da biz mi gitmedik?” şeklindeki esprisi gülüşmelere niçin oldu.
‘ŞANLIURFA’DA BİR ZİHİN DEVRİMİ YAPTIK’
Türkiye Cumhuriyeti’nin her şeye layık bulunduğunu vurgulayan Tatlıses, bu saatten sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanında bulunduğunun altını çizdi.
Cezaevindeyken ziyaret etmiş olduğu Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İbrahim Bey, ben belediye başkanı oldum bir tek İstanbul’a hizmet verebilirim, benim niyetim bu değil. Benim niyetin Türkiye Cumhuriyeti’ne hizmet vermek.” söylediğini aktaran Tatlıses, “Başbakan oldu, Cumhurbaşkanı oldu, sonrasında da başkan oldu. Ne oldu başkan yapmazdınız? Sayın Cumhurbaşkanımız halk adamıdır, halk insanıdır. Halk adamı olduğundan başımın üstünde taşıyorum.” şeklinde konuştu.
Şanlıurfa’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı fazlaca sevip saydığını vurgulayan Tatlıses, Şanlıurfalılara, “Bu seçimde sakın bizi yalnız bırakmayın.” diye seslendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İbrahim Bey, sözün özünü onlarca kere açıkladı sağ olsun.” karşılığını verdi.
Zihinlerinde de kalplerinde de yarın için ne yapacaklarının ne yapmaları icap ettiğinin olduğuna işaret eden Erdoğan, “Bay Kemal, güya zihinde ne var ne yok bu tarz şeyleri anlatıyormuş. Elin birilerini toparlamış, etmiş, uyuyanlar mı ararsın, bunun yanında ne söylediği anlaşılmayan sözler mi anlarsın… Bu şekilde bir durum. Ikimiz de dedik ki biz, Şanlıurfa’da zihin devrimi yapacağız. Ve Şanlıurfa’da bir zihin devrimini yaptık ve açıkladık. Vizyon orada değil, vizyon Şanlıurfa’da. Ve yarına dair vizyonun kalemşörleri gençler, sizsiniz. Kendinize güvenin, emin olun. Ve yarının programını da projesini de sizler hazırlayacaksınız, birlikte hazırlayacağız. Bunu kimse inkar edemez. Peygamberler şehri burası.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin sorularını da yanıtladı. Şanlıurfalıların Erdoğan’a büyük sevgi beslediğini ve gelecek seçimde de kendisini yalnız bırakmayacağını belirten bir genç, Erdoğan’a “Şanlıurfa dediğimizde Şanlı gençlik dediğimizde sizin duygularınız iyi mi oluyor?” diye sordu.
Erdoğan, Şanlıurfalıların toplu açılış törenine ilgisinin fazlaca büyük bulunduğunu, şimdiye kadar meydana getirilen büyükşehir toplu açılış törenlerindeki katılımın zirvesine ulaştıklarını belirterek “Gelecek hafta Samsun geçebilecek mi?” diye sordu.
Salonda bulunan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Samsun Milletvekili Çiğdem Karaaslan, “Oldukça iyi hazırlanman lazım” diyen Erdoğan’a, “Her gittiğimiz şehirde çıta daha da yükseliyor fakat Samsun olarak üstün dereceli kıracağımıza inanıyorum.” yanıtı verdi.
Gençlerle buluşmanın İbrahim Tatlıses’in katılımıyla zirve yaptığını dile getiren Erdoğan, içinde bulundukları İbrahim Tatlıses Kültür Merkezi’nin de gençlerin mühim bir buluşma merkezi olacağını söylemiş oldu.
Erdoğan, “Bugünkü toplu açılışla geleceğe, 2023’e yönelik güzel bir adım atıldı. Zirveyi burası yapmış oldu. Diğerlerine asla aldırış etmeyin. Biz yolumuza durmak yok yola devam deyip, devam edeceğiz.” diye konuştu.
Bir gencin, İbrahim Tatlıses ile tanışma öyküsünü sorması üstüne Erdoğan, belediye başkanlığı döneminde karşı karşıya tanıştıklarını sadece kendisinin eserleriyle onu tanıdığını belirterek “O arzu edilmeyen vaka bizi fazlaca fakat fazlaca üzdü. Fakat o dönemlerde bile birileri başka beklentiler içindeyken Tatlıses adeta tekrardan dünyaya geldi. Görüyorsunuz şimdi yeri geliyor iyi mi tize çıkıyor.” ifadelerini kullandı.
Tatlıses de “Ben bu Cumhurbaşkanımı iyi mi sevmeyeyim. Vuruldum, başıma kaza geldi, gözümü açtım, başımda duran Cumhurbaşkanım, o vakit başbakandı. Almanya’ya gittim. İdo yanımda telefonda direkt başbakan ‘Iyi mi oldu, ameliyat iyi mi geçti?’ ABD’ya gittim gene İdo ‘Cumhurbaşkanı arıyor’ dedi. Iyi mi unutayım şimdi? Vefa denen bir şey var. Yalnız semt olarak geçiyor İstanbul’da vefa. İnsanlar arasındaki vefa fazlaca mühim. Hiçbir vakit vefasını unutmadı bana karşı nerede görse el kaldırır nerede görse İbrahim Bey der. Ona karşı fazlaca saygılı ve sevgiliyim.” şeklinde konuştu.
Bir gencin hanım futbol hakemi bulunduğunu belirtmesi üstüne Erdoğan, “Şanlıurfa’nın maçlarını yönetmiyorsun değil mi?” diye sordu.
Şanlıurfa’da U16 ve U18 maçlarını yönettiğini dile getiren genç, Erdoğan’ın Dünya Kupası’ndaki favorisini öğrenmek istedi.
Katar’da açılış müsabakasını izlediğini, zaman bulduğunda televizyondan maçları takip ettiğini özetleyen Erdoğan, en büyük sürprizin Almanların elenmesi bulunduğunu söylemiş oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Almanlar kötü gitti, değişik şeylerle oyalandılar, 16’nın haricinde kaldılar. 16 belli olduktan sonrasında ortaya koydukları performansa gore şu daha şanslıdır denilebilir. Görelim ondan sonrasında da düşüncemizi açıklayalım.” değerlendirmesinde bulunmuş oldu.
Aynı gencin “Şanlıurfaspor’u takip ediyor musunuz” demesi üstüne Erdoğan, “O işime gelmiyor şundan dolayı benim içinde oynadığım ekip şu an Şanlıurfa ile çekişiyor. Esenler Erokspor benim 13-14 yaşlarında top oynadığım mahalle takımımdı.” dedi.
Esenler Erokspor ile Şanlıurfaspor’un bir yarış içinde bulunduğunu, aralarında ciddi puan farkı bulunmadığını belirten Erdoğan, iyi oynayanın kazanmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz’de bulunan organik gaz rezervlerini hatırlatan bir gencin, “organik gaz faturalarına bunun önümüzdeki kış yansıyıp yansımayacağını” sorması üstüne şu yanıtı verdi:
“Şu anda 540… Yeni yeni sondaj emekleri var, inşallah bereketlensin. Bundan da tüm ülkemiz nasibini alsın. Şu şekilde bir şeyimiz daha var. Sayın Putin’in ifadesiyle Türkiye’yi bir hub (Terminal) yapma durumu. Avrupa’ya sağa sola gidecek olan organik gazın Türkiye üstünden dağıtımının yapılması benzer biçimde bir düşüncesi var. Ikimiz de onun hazırlıkları içindeyiz.”
‘BİZE YERLİ VE MİLLİ BİR ZEKA LAZIM’
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salonda bulunan bir gencin altılı masaya ilişkin “Geçtiğimiz günlerde altılı masadan bir izahat geldi ve ‘Eğer biz seçimleri kazanırsak tamamımız cumhurbaşkanı destek olacağız, cumhurbaşkanı yardımcısı olursak milletvekili olamayacağız fakat ikisini aynı anda istiyoruz diye emek harcamalar hayata geçirmeye çalışıyorlar. Açıklamalar gösteriyor ki altılı masa bir senedir kendi menfaatleri ardında milletimize ne verebiliriz değil, sen ne istiyorsun, sana ne verebiliriz, senin eksiğin ne doğrultusunda ilerliyorlar. Bu menfaatleri iyi mi değerlendiriyorsunuz?” sorusunu, “Sendeki zeka, sendeki politika mantığı inan onlarda yok.” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:
“Onların şu andaki derdi bu masadan kim ne kadar ne kapar, yaptıkları bu. Bugün vizyon açıklamış, bu vizyonu açıklarken vizyon denilen olayın içinde ABD’da bilmiyorum kim, bilmiyorum şuradan kim. Bunlarla benim milletimi aldatacaklarını zannediyorlar. Bizlere yerli ve ulusal bir zihniyet, yerli ve ulusal bir zeka lazım. Şu demek oluyor ki, sen lazımsın, sen. Şu mantık, şu zihniyet onlarda yok.”
Şanlıurfa’da bir köy okulu öğretmeni de sözleşmeli kamu çalışanlarının ekibe geçirileceğini açıklanmasından dolayı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a teşekkürlerini sundu ve öğrencilerinin Ankara’yı görmediğini, bundan dolayı onlarla beraber başkente gelmek istediklerini bildirdi.
Kendilerini Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde de ziyaret etmek istediklerini özetleyen öğretmene Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Makamımız devamlı açıktır. Bizim kapımız size açık olmayacak, kime açık olacak?” yanıtını verdi.
Öğretmenin, “O vakit pazartesi günü öğrencilerime ‘Ankara’ya gidiyoruz’ diye müjdeyi verebilir miyim?” sorusu üstüne Erdoğan, rahatça bunu söyleyebileceğini belirtti.
Erdoğan, “Siz ki Şanlıurfa’nın bir köyünde öğretmenlik yapıyorsunuz. Size kapı açık olması imkansız da kime açık olacak?” dedi.
PEDAGOJİK FORMASYON
Genç öğretmenin ek olarak pedagojik formasyonu bir tek atanmış kişilerin alabildiğini, mezun olup atama bekleyenler için de bir düzenleme olup olamayacağını sorması üstüne Erdoğan, şu detayları verdi:
“Bu hafta içinde YÖK Başkanımızla da mevzuyu görüştük. Bildiğiniz gibi, üniversiteyi bitirdikten sonrasında bir yada iki yıl formasyon eğitimi veriliyordu. Kendilerine Sayın Başkan, artık bunu kaldırıyorsun dedik, kaldıracaksın, 3 ve 4. sınıfta formasyonu verelim ve üniversiteyi bitirirken böylece formasyon eğitimini de almış olsun dedik ve mutabık kaldık.”
‘EYVALLAH KASIMPAŞALIYIZ’
Gövde dili eğitimi alıp almadığının, gövde dilindeki performansının Kasımpaşalı olmasından mı geldiğinin sorulması üstüne Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu cevabı verdi:
“Aslen sen yakaladın. Doğduğum büyüdüğüm yerden geldiği benzer biçimde, ben malum imam hatip mezunuyum. İmam hatip okulunda da okurken, okulun münazara ekibindeydim. O münazara ekibinde oluş da bilhassa bu karşılıklı Osmanlıca ya da Arapça ifadesiyle mükaleme, öteki ifadesiyle de diyalektik anlayışını orada yakaladık. Bu diyalektikle beraber 18-20 yaş, o arada da siyasal yaşamın içinde oldum, oradan gençlik kolları benzer biçimde vs… Oradan yetişerek bugünlere geldik. Bunun hususi bir mektebine ben gitmedim, o denli paramız da yoktu.”
Varlıklı bir ailenin evladı olarak dünyaya gelmediğini, ahşap 2 odalı evde, 3 kardeş, anne ve babasıyla yetiştiği bilgisini veren Erdoğan, evlerinin kapısının misafire devamlı açık bulunduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı:
“Anacağım benim yer sofrasında konuk geldiği vakit, küp turşusunu hazırlardı, teneke kavurma hazır olurdu. Anacağım, ‘Git fırından 2-3 ekmek, yufka al’ derdi ve ben gider alır gelirdim. Anam, derhal kuzinede kavurmayı yapar, misafirlerin önüne koyardı. Umduğunu değil bulduğunu yiyen misafirler gelirdi bizlere. Bu şekilde yetiştik ve bu şekilde de oradan gelen o cesaretle de hamdolsun siyasal hayatımızı da sürdürdük ve siyasal hayatımızla beraber de Kasımpaşa’nın verdiği o ruhu da kaybetmedik. Eyvallah, Kasımpaşalıyız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi Müzik Topluluğu’nun ve sanatçı İbrahim Tatlıses’in seslendirdiği türkü ve şarkılara da birlikte rol aldı. (AA)
ANASAYFAYA DÖNMEK İÇİN TIKLAYINIZ
rn
","author":{"@type":"Person","name":"editor","url":"https://www.habergonder.com/author/editor/"},"articleSection":["Siyaset"],"image":{"@type":"ImageObject","url":"https://www.habergonder.com/wp-content/uploads/2022/12/16091451-700x400.jpg","width":700,"height":400},"publisher":{"@type":"Organization","name":"","url":"https://www.habergonder.com","logo":{"@type":"ImageObject","url":""},"sameAs":["https://www.facebook.com/jegtheme/","https://twitter.com/jegtheme","#","#"]}}